Post By RelatedRelated Post
Duygusal zekâ sayesinde başarmak
Başarının başlıca faktörü olarak bilinen IQ ya da diğer adıyla “zekâ katsayısı”, artık duygusal zekâ katsayısı (EQ) ya da duygusal zekâ ile (EI) ile rakip olmaya başladı. Peki, duygusal zekâ başarı için IQ’dan daha etkili olabilir mi? En azından, “Duygusal Zekâ” kitabının yazarının görüşü bu yönde. Duygularımızı yönetme kabiliyetimizin, hayatımızdaki başarı ve mutlulukla eş anlamlı olduğuna inanıyor.
Duygusal Zekâ, çok yönlü bir kavram
Duygusal zekâ; empati, otokontrol, önsezi, özgüven, azim ve motivasyon gibi bir dizi özellikleri kapsıyor. EQ seviyesi yüksek insanlar özel hayatlarından daha mutlu, çalışma hayatlarında daha başarılı ve daha sağlıklılar. Tüm diğer özelliklerin eşit olduğu durumlarda, duygusal becerilere sahip insanların olmayanlara göre hayatta başarılı olma ihtimalleri daha yüksek. Neden? Çünkü kendi duygularımızın ve başkalarının duygularının bilincinde olduğumuzda, istediğimizi elde etmek ve ilişkilerimizde doğru dengeyi korumak için daha donanımlı oluruz.
Duygusal becerilerimizi nasıl geliştirebiliriz?
Duygusal zekâ seviyemizi geliştirmek için öncelikle gün boyu deneyimlediğimiz duyguları -bunlar ister keyif, ister kızgınlık isterse stress olsun – tanımlamayı öğrenmemiz gerekir. Başkalarının hangi tepkileri bizi rahatsız ediyor ve bunlara nasıl karşılık veriyoruz? Bu aşamayı geçtikten sonra daha zor alıştırmalar yapabiliriz. Mesela güvenli alanımızdan çıkıp pek sevmediğimiz birini ya da bir yabancıyı tanımaya çalışabiliriz. Bu alıştırmalar günden güne devam ettirildiğinde, duygularımızı ve diğer insanların duygularını tanımamız kolaylaşacaktır.
Leave a Comment