Haber okumaya bağımlı olunabilir mi? 24 saat yayınlanan televizyon haberleri, akıllı telefonlar ve Twitter olan bir dünyada kesinlikle böyle hissedersiniz.

Çünkü biz sürekli olarak güncel olaylar hakkındaki bilgilendirmelere maruz kalıyoruz dolayısıyla da güncel olaylardan haberdar olmak zorunda olduğumuza inanmaya başlıyoruz. Savaşlar, hastalıklar hatta ünlüler hakkındaki her şeyi bilme ihtiyacı duyuyoruz.

Tabi ki korku faktörünü de göz önünde tutmak gerekiyor. Gördüklerimizin ve okuduklarımızın çoğu depresif hatta endişe verici… Size veya ailenize etkisi olabileceğini düşünüyorsanız ebola gibi evrensel salgınlar hakkındaki haberlere ilgi göstermeniz normaldir. Terörizmin yayılması gibi haberlere de bağımlı olmak kolaydır.

Her yıl yeni bir krizden söz ediliyor, bu da hayatı daha korkunç bir hale getiriyor. Ve insanların yaşam standartlarının artmasına rağmen krizler abartılıyor. Tüm bunlar gereksiz bir stres reçetesinin malzemeleri.

İhtiyacımız olan şey ölçülü olmaktır. Kişisel olarak, bir olay meydana geldiğinde kontrol etmek için akıllı telefonumun üzerine atlamıyorum. Boşanan son ünlü ya da Madonna’nın kırılan bacağı gibi konular hakkında her şeyi bilmem gerekmiyor ancak yine de dünyada olan olaylarla ilgili iyi bilgilere sahibim.

Her saat haberleri kontrol etme ihtiyacı duyan kişiler bağımlılık sorunlarına sahip olabilir. Bu şekilde haberlerden doğan zarar görme korkusu veya güncel olaylar hakkında bilgisiz kalma endişesi ciddi psikolojik etkiler doğurabilir.

Bence sonsuz haber dünyasında ihtiyacımız olan, daha az stresli, ilham ve bilgi veren, daha pratik, insanları korkutmaya çalışmayan haberlerdir.

Örneğin, ben İstanbul’da yaşıyorum, bize 2014 için bu şehirde felaket yaratacak bir deprem riski olduğu söylendi. Gerçekleşmedi ancak deprem olursa insanların bireysel olarak yapacak bir şeyleri olmamasına rağmen herkes endişeye kapıldı.

Gelecekte kendimi son gelişmeleri takip etme konusunda sınırlayacağım ve akıllı telefonumu sıkıca cebimde tutacağım.

Nu